10 Nisan 2023 Pazartesi

 






GÖZ LEKESİ”

Yaşanan çağın gerçekliğini kavramak için berrak bir görme yetisine sahip olmak gereklidir. Bu görüş hem fiziki olarak hem de mecazi olarak gerçekliğin kendisine ulaşmayı hedefler. Işık görünen gerçekliği tün detayları ile algılamamızı sağlarken, karanlık gerçekliği muğlaklaştırma ve gizleme eğilimindedir. Bu noktada fiziki olarak görme eyleminin kendisi, göze çarpan ışık şiddetinin gözün içinden yansımasıyla oluşan bir refleksiyon sürecidir. Gözün merkezi ve retinası bu ışık yansımasıyla netliği ve berraklığı sağlar. Bu noktada “GÖZ LEKESİ” dediğimiz hadise ise retinanın üzerinde bu ışık hassasiyetini kaybeden bölgede oluşan renkli lekelerdir. Bu lekeler ortaya çıktıktan sonra artık berrak görüşünü kaybeden göz, tam görüşünü kaybetmese de belli oranda muğlak ve bulanık bir görüş ve algılama sorunu ile karşılaşır. İşte tam da bu noktadan baktığımızda gerçekliğin ışık ayarlarıyla oynayan otoriter yapılar sürekli olarak karanlık ve ışık oranını değiştirerek bireyin görüş alanına bu muğlaklığı kalıcı olarak yerleştirmeyi amaçlar. Öyle ki artık gerçeği ve kusurlarını saklamak için gizlenmesine gerek kalmamıştır. Birey zaten gözünde oluşan bu kalıcı leke sayesinde kusurlu bir varlığa dönüşmüştür. Böylece kitlelerin gözüne yerleştirdiği bu lekenin arkasına her türlü yalan ve hilesini gizleyebilmektedir. 


Günümüzde zaten sanal ortamın suni belirsizlikleri arasında gerçekliğin ne olduğuna dair yol haritasını kaybetmeye yüz tutmuş birey güç ve otoritenin kasıtlı manipülasyonlarına da maruz kalmaktadır. Parlak ekranların bağımlılığında sürekli ekran kadrajından yansıyan ışıkla da görme algısına sabotaja kendisi de izin vermektedir. İşte isteyerek veya farkında olmadan gözüne yerleşen bu leke ile artık ne kadar zorlasa da gerçeği asla tam olarak fark edemediği veya göremediği kusurlu bir yapıya evirilmiştir. Mecazi olarak “GÖZ LEKESİ” kavramıyla kitlelerin bu kusurlu bakış noktasından kurtulmak için sanatın görünmeyen ve muğlak kalan belirsizlikleri ortaya çıkaran, sorgulatan, görünenin arka yüzünü deşifre eden ve başka yönlerden bireyin bütün algılarını geliştirerek güçlendiren yapısı vurgulanmaktadır. Bir çoğunun  gözüne yerleştirilen bu kusurun farkında bile olmadığını düşünerek, “bireylerin bu kusurlu bakışlarını fark edip, gerçekliği görebilme yollarını aramasını sağlamaktır. 



                                                             Şevket ARIK


SANATÇILAR:

ERDAL DUMAN 

FERHAT SATICI

HÜLYA ÖZDEMİR

MEHMET ALİ UYSAL

OSMAN DİNÇ

SERKAN DEMİR

SİNEM YILDIRIM

ŞEVKET ARIK



ADRES:

FİKRET OTYAM SANAT MERKEZİ

Dumlupınar Blv.No:391/1(Eskişehir Yolu 15.Km Başkent Üni. Kavşağı